4077 Sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanuna Göre Ayıplı Mal Kavramı

Samsun Ceza Avukatı, Samsun Ceza Avukatları, Samsun En İyi Ceza Avukatları

 


Günlük hayatta birçok farklı şekilde “mal” kavramıyla karşı karşıya kalmaktayız. Burada mal kavramı, mülkiyet başta olmak üzere aynî hakların konusunu belirleyen temel bir terimdir. Bir şeyin mal sayılması, onun aynî haklara konu olabileceği ve üzerinde her türlü hukukî işlemin yapılabileceği anlamını taşır. İhtiyaçların tatminine yarayan her türlü vasıtaya mal denir. Geniş kavramlı bu ifadeyi biraz daha somutlaştıracak olursak, alışveriş ile edindiğiniz herhangi bir eşya, konut, yazlık, elektronik ortamlarda kullanılabilen yazılım, görüntü, ses gibi tüm mallara ilişkin haklarımız bu kanun ile korunmaktadır.

Ancak maalesef birçoğumuz satın aldığımız ürünlerde sorun yaşıyor, iade etmek istiyor ve süreçte satıcı ile anlaşmazlıklar yaşayabiliyoruz. Öncelikle ticaret kanununda belirtilen tanımı ile ayıplı mal; etiketinde, ambalajında, reklamında bildirilenlere uyulmayan, standardında veya teknik düzenlemesinde hata ve eksik olan; tüketicinin beklediği faydaları azaltan veya ortadan kaldıran, her türlü maddi, ekonomik ve hukuki eksiklikleri içeren maldır.

Ayıplı Maldan Sorumluluk

Ancak bir malın yalnızca ayıplı olması, satıcı bakımından ayıplı mal sorumluluğu doğurmaz. Aynı zamanda malın tüketiciye teslim edilmiş olması da gerekir. Bir başka deyişle ayıplı mal sorumluluğu malın teslim edilmesiyle başlar. Burada dikkat edilmesi gereken bir diğer husus da ayıplı mal sorumluluğundan bahsedebilmek için, tüketicinin bu ayıbı bilmemesi gerekir. Tüketicinin bildiği ayıptan satıcı sorumlu olmaz. Örneğin bir spot mağazadan aldığınız defolu bir ürün için ayıplı mal sorumluluğundan söz edemeyiz.

Ancak burada da sorumluluktan muafiyet sadece sizin kabul ettiğiniz ayıpla sınırlıdır. Örneklendirecek olursak, bir buzdolabının üst kapağındaki çizik kısmını görüp kabul ederek aldınız, ancak iç raflarından birisi çatlak şekilde teslim edildi. Burada çizik kısım için satıcının ayıplı mal sorumluluğu sizin ikrarınız ile kalkmış olup, çatlak raf için ayıplı mal sorumluluğu diğer şartların oluşması halinde devam edecektir.

Dikkat edilmelidir ki, satışa sunulacak ayıplı malın üzerinde, ambalajında imalatçı veya satıcı tarafından tüketicinin kolaylıkla okuyabileceği şekilde ayıplı olduğunu bildirir etiket bulunmak zorundadır.

Ancak bu iş için ayırılmış bir dükkân, reyon, kat olması halinde bu ibarenin bulunması zorunlu değildir. Güvenli olmayan mallar ise hiçbir surette satışa arz edilemez.

Tüketicinin Seçimlik Hakları

İlgili kanun tüketiciye, ayıplı maldan doğan zararlarının giderilmesi için seçimlik haklar tanımıştır. Bu seçimlik haklar ;

  1. Satılanı geri vermeye hazır olduğunu bildirerek sözleşmeden dönme,
  2. Satılanı alıkoyup indirim isteme,
  3. Ücretsiz onarım isteme,
  4. Malın ayıpsız misli ile değiştirilmesini isteme şeklindedir.

Burada dikkat edilmesi gereken husus, kanun koyucunun tüketiciye yüklediği, malın teslim tarihinden itibaren 30 gün içinde ayıbı satıcıya bildirme yükümlülüğüdür. Satıcı , tüketicinin seçmiş olduğu hakkını yerine getirmekle yükümlüdür.

Bir diğer husus ise TKHK 11. Maddesi uyarınca, seçimlik hakkın kullanılması nedeniyle meydana gelen makul masrafları satıcı karşılamakla yükümlüdür. Ancak ücretsiz onarım veya malın ayıpsız misli ile değiştirilmesinin satıcı için orantısız güçlükleri beraberinde getirecek olması hâlinde tüketici, sözleşmeden dönme veya ayıp oranında bedelden indirim haklarından birini kullanabilir. Orantısızlığın tayininde malın ayıpsız değeri, ayıbın önemi ve diğer seçimlik haklara başvurmanın tüketici açısından sorun teşkil edip etmeyeceği gibi hususlar dikkate alınır.

Onarım, talepten itibaren taşınır mallarda 30 gün, taşınmaz mallarda 60 gün içinde yapılmalıdır. Bu azami süreler içinde onarım yerine getirilmemişse, tüketici diğer seçimlik haklarını kullanmakta serbesttir. Ayrıca onarım halinde bu hak, satıcı dışında üretici ve ithalatçıya karşı da ileri sürülebilir. Burada satıcı, üretici ve ithalatçının müteselsil sorumluluğu söz konusudur.

Zamanaşımı

Kanunlarda veya taraflar arasındaki sözleşmede daha uzun bir süre belirlenmediği takdirde, ayıplı maldan sorumluluk, ayıp daha sonra ortaya çıkmış olsa bile, malın tüketiciye teslim tarihinden itibaren iki yıllık zamanaşımına tabidir. Bu süre konut veya tatil amaçlı taşınmaz mallarda taşınmazın teslim tarihinden itibaren beş yıldır. İkinci el satışlarda satıcının ayıplı maldan sorumluluğu bir yıldan, konut veya tatil amaçlı taşınmaz mallarda ise üç yıldan az olamaz. Ayıp, ağır kusur ya da hile ile gizlenmişse zamanaşımı hükümleri uygulanmaz.

Ek Bilgi

Tüketici bağlı kredi kullanarak bir mal edinmişse, malın ayıplı olması ve sebep olduğu her türlü zarardan dolayı satıcı, sağlayıcı ve kredi veren sözleşmeden dönme ve bedelden indirim hakkının kullanılması halinde müteselsilen sorumludur.

Konut finansmanlarında ise tüm seçimlik hakların kullanmasında müteselsil sorumluluktan söz edilecektir.